Şeref ÇETİNKAYA

Enerji, uluslararası ilişkiler alanında son on yılın en önemli meselelerinden biri haline gelmiştir. Endüstriyel üretim sürecinin vazgeçilmez bir girdisi olarak düşünüldüğünde enerji, ülke ekonomileri için oldukça hassas bir noktada durmaktadır. Aynı hassas durum, enerji kaynakları bakımından zengin olarak nitelendirilen Doğu ile enerji talebi yüksek Batı ülkeleri arasında bulunan Türkiye için de söz konusudur. Özellikle enerjinin uygun fiyatlı, istenilen miktar ve makul süre içerisinde elde edilmesi olarak tanımlanan enerji güvenliği konusu, Türkiye gibi enerji ihtiyacının büyük bölümünü ithalat yoluyla sağlayan ülkeleri yakından ilgilendirmektedir. Enerji güvenliğinin sağlanması konusunda yaşanabilecek sorunlar, ülkelerin makro-ekonomik dengelerini etkileyebilecek seviyeye ulaşabilir. Özellikle Türkiye gibi büyüyen ekonomilerin enerjiye olan ihtiyaçlarının giderek arttığı düşünüldüğünde, enerjiye istenen şartlar altında ulaşılabilmesi hayati bir nitelik kazanmaktadır. Bu nedenle Türkiye, enerji konusuna ciddi şekilde eğilmekte ve enerji güvenliğinin eksiksiz sağlanması adına çok yönlü strateji ve politikalar içeren kısa-uzun vadeli planlar yapmakta ve hızlı bir şekilde bunları hayata geçirmektedir. Enerji ile ilgili hedeflere ulaşmak için hazırlanan ve kısa-uzun vadeli planlamalar doğrultusunda hayata geçirilen politikaların başarısız olması durumunda yaşanacak gelişmeler, enerji güvenliğini etkilemekle kalmayarak ulusal güvenliği de tehdit edecek boyutlara ulaşabilecektir. Enerji güvenliğinin sağlanması ile ilgili yapılan çalışmalar bu noktada ulusal güvenliği doğrudan ilgilendirmektedir. Enerji güvenliğinin sağlanması ile ulusal güvenliğin sağlanması arasında doğru orantı bulunmaktadır. Bu çalışma, enerji güvenliği konusunun nasıl ulusal güvenlik meselesi haline dönüşebileceğini açıklamaya çalışmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Enerji, Güvenlik, Enerji Güvenliği, Ulusal Güvenlik, Türkiye