Ufuk ERDEM
Nüfus, yaşamın her alanını (üretim, tüketim, ulaşım, eğitim, altyapı, sanayileşme, kalkınma, ekonomi, siyaset, kültür vb.) etkileyen stratejik bir unsurdur. Bu unsur ilkçağlardan itibaren devletleri ne kadar nüfusa sahip oldukları öğrenmeye yöneltmiştir. Nüfus sayısını öğrenme isteği devlet planlaması yani siyasi, askeri, sosyal ve ekonomik hedeflerin tutturulması ile yakından ilişkiliydi. 20. yüzyıla gelinceye kadar bir devletin sahip olduğu nüfus miktarı askeri güce eş değer olarak değerlendirilmekteydi. Ancak bu tarihten sonra nüfusun çokluğundan ziyade nüfusun nitelikleri daha çok önem kazanmaya başlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti ilk genel nüfus sayımını 1927 yılında gerçekleştirmişti. Bu dönemde ülke, uzun süren savaş yıllarını geride bırakmış ve nüfus olarak yeni yeni toparlanmaya başlamıştı. Daha sonraki nüfus sayımı ise 1935 yılında yapıldı. 1927’ye göre siyasi istikrarın daha etkin olması, salgın hastalıklara karşı önlemler alınması ve nüfus artırmaya yönelik propaganda faaliyetleri 1935 sayımında hissedilir bir şekilde ortaya çıkmıştı. Nitekim ilk sayıma göre nüfus 2.5 milyon artış göstermişti. Bu çalışmada Türkiye Cumhuriyeti’nin 1935’te yaptığı ikinci genel nüfus sayımı arşiv belgeleri ve dönemin gazeteleri ışığında ele alınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Türkiye, nüfus, sayım, istatistiktik, 1927 sayımı, 1935 sayımı.