Bekir ŞİŞMAN
Meral ALIÇ
Kültür, bir milletin tarihi süreç içerisinde oluşturduğu maddi ve manevi değerler bütünüdür. Millet olabilmenin temel şartları ise dil birliğine, din birliğine, bir toprak parçası üzerinde ortak bir geçmişe ve ortak bir ülküye sahip olmaktır. Bu vasıflara sahip insan topluluğu millet olarak nitelendirilir. Milletler, zaman içerisinde oluşturdukları maddi ve manevi kültür birikimlerini korur ve yeni kuşaklara aktarabilirlerse millet olma vasıflarını da sürdürebilirler. Aksi halde, başka kültürlerin egemenliği altına girerek millet olma özelliklerini zamanla kaybederler. Birer kurmaca metin olan romanlar insandan yola çıkarak insanın içinde var olduğu toplumu anlatırlar. Romancı hem kendini hem de içinde yaşadığı toplumu tanıyıp bu toplumun halk kültürü ürünlerine eserlerinde yer verir. Bu vesile ile kullandığı folklorik malzemeyi okuyucusu aracılığıyla gelecek kuşaklara aktarır. Biz buna kültür aktarımı diyebiliriz. Öyle ise her romancı aynı zamanda kültür aktarıcısıdır. Ancak her romancı kültür aktarımı konusunda aynı hassasiyete ve donanıma sahip olmayabilir. Bu çalışmada Sevinç Çokum’un romanları kültür aktarımı yönüyle incelenmiş; yazarın sözlü kültür unsurlarını romanlarında ne ölçüde kullandığı üzerinde durulmuştur.
Anahtar Sözcükler: Sevinç Çokum, Roman, Sözlü Kültür, Türkü, Kültür Aktarımı