Abdulsamet YAMAN
Küreselleşme kavramı özellikle son yıllarda sıkça kullanılan kavramlardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilim insanları arasında küreselleşmenin ortaya çıkışı ve küreselleşmenin genel tanımının yapılması konusunda çok farklı görüşler olsa da küreselleşmenin sürekli genişleyen dinamik bir süreç olduğu konusunda ortak bir düşünce oluşmuştur. Özellikle kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle birlikte önemli ölçüde ivme kazanan küreselleşme kavramı ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bir boyut kazanarak tüm dünya ülkelerini etkilemiştir. Küreselleşme, pek çok ölçülemeyen unsuru kendi ölçülebilen unsurları içerisinde zayıflatıp ortadan kaldırmakta, bu süreçte kültürler, az gelişmiş ülkelerden gelişmiş ülkelere yönelik benzeşme ve taklit yoluyla aynı özelliği gösteren bir istikamete doğru gitmektedir. Küreselleşme sürecinde, kültürler değişime zorlanırken, birbiriyle tezat oluşturacak şekilde, önce yerel farklılıklar ortaya çıkarılıp eski kültürler parçalanarak yeni biçimlere sokulmakta, daha sonra insanlar tek bir kültüre; küresel kültüre yönlendirilmek istenmektedir. Küreselleşme sürecinin, günümüzde pek çok ülke kültüründe, özellikle Batı kültürü referanslı yeni adet ve alışkanlıklar oluşturduğu gözlemlenmektedir. Küreselleşmenin etki alanlarından en belirgin olanı kültürdür. Kültür: dil, din, gelenek, görenek, sanat gibi öğeleri içerisinde barındırmaktadır. Başta kültür olmak üzere bu öğelerin her biri küreselleşme sürecinden önemli ölçüde etkilenmişlerdir. Küreselleşme sürecine bakıldığı zaman, sürecin kültürel unsurları hem olumlu yönde hem de olumsuz yönde etkilediği görülmektedir. Bu çalışmamızda küreselleşme kavramı hakkında genel olarak bilgi verilmiş ve küreselleşme kavramı incelenmiştir. Sonrasında küreselleşmenin yerel kültür üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerinden bahsedilmeye çalışılmıştır. Ayrıca yerel değerlerin korunması amacıyla bilgilere de yer verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Küreselleşme, küreselleşme süreci, kültür, yerel kültür, küresel kültür.