Ahmad Jawid OBAYD, Abdullah KARATAŞ
Tarihi süreç içinde insanlığın gündeminden hiç çıkmayan bir mesele olan göç sorunu, 2000’li yıllarda da dünyanın çoğu ülkesinde hep gündemde tutulmuştur. Ekonomik endişeler ve savaş korkusu öncelikli olmak kaydıyla, birçok nedenle bireyler yaşadıkları mekânlardan toplu halde ayrılmaktadırlar. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Afganistan’da da göçün önemli bir sorun haline geldiği söylenebilir. Afganistan, 1979’daki Sovyet işgalinden bu yana 40 yılı aşkın süredir ardı kesilmeyen işgaller, iç çatışmalar ve dış müdahalelerden dolayı silahların hiç susmadığı bir ülke konumundadır. Afganistan, süper güçlerin çatışma sahası olmasının yanında sosyal, ekonomik ve siyasi istikrarsızlıkla beraber terörle de anılan bir ülke haline gelmiştir. Her geçen gün artan şiddet olayları, tarihi İpek Yolu’nun geçtiği bir ülke olan Afganistan’ı adeta yaşanmaz bir ülke durumuna getirmiştir. Ülke içindeki huzursuz ve güvensiz ortam nedeniyle yıllardır göç sorunları yaşayan Afganistan, 20. yüzyılda komşu ülkeler başta olmak üzere dünyanın her yerine göç vermeye başlamıştır. İlk başta göç merkezi olarak Pakistan ve İran tercih edilmiş, daha sonra ise Türkiye ön plana çıkmıştır. İnsanlar yaşamış oldukları ekonomik, terör, güvenlik sorunları ve iç çatışmaların etkisiyle ülkesini terk etmek zorunda kalmaktadır. Diğer taraftan gelişmiş ülkelerdeki müreffeh hayat koşulları, ekonomik olanaklar ve güvenlik imkânları da bu ülkelere göçü cazip hale getirmektedir. Bu çalışmada, Afganistan’da göç sorunu, neden ve sonuçlarıyla ele alınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Afganistan, Göç Sorunu, Terör, Güvenlik, Ekonomik Kaygılar, İşgaller