Gözde CAMKIRAN DÜZ
İnsanların hem fiziksel hem de psikolojik olarak karmaşık ve garip bireyler olmaları göz önüne alındığında, insan doğasını anlamak zordur. Bu durum, tarih boyunca önemli bir tartışma konusu haline gelmiştir. Bu makale, beden ve ruh/zihin arasındaki çatışmayı, Platon'un bu iki unsurun farklılıklarını inceleyen teorisi temelinde ele almaktadır. Çalışmanın temelini oluşturan ana soru, bedenin mi yoksa ruhun mu belirleyici faktör olduğudur. Platon, ruhun beden üzerindeki üstünlüğünü, metaforlar ve diyaloglar şeklinde sunulan güçlü mantıksal görüşlerle savunmaktadır. Beden ve ruh bağlamında Platon, adalet, erdem, iyilik, ahlak ve hakikat gibi konuları ele alır ki bunlar felsefi bilgiye ulaşmak için ideal ruhu oluşturan unsurlardır. Fiziksel dünyanın illüzyonlarıyla sınırlı olan beden, Platon'un önerdiği Formlar/Fikirler alanına ulaşabilen ruh için bir engel teşkil eder. Bu teorik çerçeve, yukarıda belirtilen tüm terim ve kavramları içeren Platon'un Devlet adlı eseri aracılığıyla incelenmektedir. Platon'un teorisi, eski bir mit olan Gılgamış Destanı ve Alman yazar Thomas Mann tarafından yazılmış modern bir yeniden yorumlama olan Değişen Kafalar'a karşılaştırmalı bir çalışma perspektifinde uygulanmaktadır. Beden ve ruh ikilemi konusuna değinilerek, her iki eserdeki ana karakterlerin (Gılgamış-Enkidu ve Shridaman-Nanda) farklı doğaları ve beden ile ruh gibi tamamlayıcı özellikleri incelenerek analiz edilmektedir. Bu ikiliğin farklı perspektiflerden incelenmesi, insan deneyiminin karmaşıklığını ve derinliğini anlamamıza katkıda bulunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Beden, Gılgamış, İnsan Doğası, Platon, Ruh, Thomas Mann.